GUİLLAN-BARRE SENDROMU

Guillan-Barre sendromu, vücudunuzun bağışıklık sisteminin sinirlerinize saldırdığı nadir bir hastalıktır. El ve ayaklarınızdaki zayıflık ve karıncalanma genellikle ilk belirtilerdir.

Guillan-Barre sendromunun kesin nedeni bilinmemektedir. Ancak hastaların üçte ikisi, önceki altı hafta içinde enfeksiyon belirtileri bildiriyor. Bunlara bir COVID-19 , solunum yolu veya mide-bağırsak enfeksiyonu veya Zika virüsü dahildir.

Guillan-Barre Sendromunun bilinen bir tedavi yöntemi bulunmamaktadır fakat uygulanabilecek bazı yöntemlerle belirtilerin etkisi hafifletilebilir ve iyileşme süresi kısalabilir. Hastaların çoğu 6 ayda yürüme yetisini tekrar kazanabilir hale gelmiştir. Fakat iyileşme sürecine geçilse bile, uyuşma, yorgunluk, güçsüzlük gibi kalıcı hasarlar hastada kalabilmektedir.

Guillan-Barre Sendromu Çeşitleri Nelerdir?

Guillan-Barre sendromu, başlarda tek bir hastalık sanılsa da günümüzde çeşitli tipleri olduğu bilinmektedir. Bunlar:

  •  Akut İnflamatuvar Demiyelinizan Poliradikülonöropati (AIDP): %80-90 oranla en sık görülen formdur. AIDP’nin en yaygın belirtisi, vücudun alt kısmında başlayan ve yukarı doğru yayılan kas güçsüzlüğüdür.
  •  Akut Motor Aksonal Nöropati (AMAN): Avrupa ve Kuzey Amerika’da nadir görülse de Asya ülkelerinde yaygındır. Öncesinde genellikle kampilobakter jejuni, hemofilus influenza ve Zika virüs enfeksiyonları bildirilmiştir. İzole kas güçsüzlüğü görülür.
  •  Akut Motor Sensorial Aksonal Nöropati (AMSAN): Kas güçsüzlüğüne ek olarak duyusal motor etkinliği azalması görülür. Klinik seyri daha ağırdır.
  • Miller-Fisher Sendromu (MFS): Oftalmoparezi (göz kaslarının felci), düzensiz hareketler, denge bozukluğu ve refleks yokluğuyla karakterizedir; genellikle uzuv zayıflığı görülmez. Bu varyant erkeklerde kadınlardan iki kat daha fazla görülür. Elektrofizyolojik (EF) incelemelerde duyusal kayıp görünebilir. Klasik MFS’de altı ay içinde yüksek oranda iyileşme beklenir.
  •  Faringo-serviko brakiyal varyant: Özellikle boğaz, yüz, boyun ve omuz kaslarında zayıflık görülür. Sinir iletimi genellikle normalken, bazen kollardaki sinirlerde hasar oluşabilir.

Guillan-Barre Sendromu Belirtileri Nelerdir?

Hastalığın belirtileri şu şekildedir;

  • Bacaklardan başlayarak vücudun üst kısmına yayılan, simetrik kas güçsüzlüğü
  • Ellerde ve bacaklarda  karıncalanma, iğne batma ve uyuşukluk hissi
  • Yürüme güçlüğü, merdiven çıkamama hali
  • Konuşma bozukluğu
  • Yutma güçlüğü
  • İdrar yapmada ya da  tutmada güçlük yaşama
  • Hipotansiyon ya da hipertansiyon.
  • Kalp ritim bozuklukları
  • Solunum sıkıntısı
  • Fasial paralizi (yüz felci)

Guillan-Barre Sendromu Nedenleri Nelerdir?

Yaşadığınız bazı rahatsızlıklardan ötürü sinir hücrelerinizde değişim meydana gelebilir, bağışıklık sisteminiz de bu değişen sinir hücrelerini tehdit olarak algılayabilir. Tetikleyici unsurlar arasında çok çeşitli hastalıklar sayılabilir; soğuk algınlığı, mide virüsü, grip gibi basit hastalıkların yanısıra Koronavirüs veya Zika virüsün sebep olduğu ciddi hastalıklar ya da olduğunuz herhangi bir aşı veya geçirdiğiniz bir ameliyat Guillan-Barre sendromunu tetikleyebilmektedir.

Normalde sadece istilacı organizmalara saldıran bağışıklık sisteminin, kendi sinir hücrelerine saldırmaya başlamasıyla beraber, beyine sinyal gönderme yetisi kısıtlanır. Ortaya çıkan belirtilerin ilerleme süresi yaklaşık olarak 30 gündür. 

Guillan-Barre sendromunun en yaygın türü olan Akut İnflamatuar Demiyelinizan Poliradikülonöropati (AIDP) sinirlerin koruyucu örtüsü yani miyelin kılıf hasar görür ve bu da sinyalleri kesintiye uğratarak, güçsüzlüğe, uyuşukluğa ve hatta geçici felce sebep olur.

Guillan-Barre Risk Faktörleri Nelerdir?

Guillan-Barre sendromu tüm yaş gruplarını etkileyebilir, ancak yaşlandıkça riskiniz artar. Ayrıca erkeklerde kadınlardan biraz daha yaygındır.

Guillan-Barre sendromu aşağıdakiler tarafından tetiklenebilir:

  • En yaygın olarak, genellikle az pişmiş kümes hayvanlarında bulunan bir bakteri türü olan kampilobakter enfeksiyonu
  • Grip virüsü
  • Sitomegalovirüs, Epstein Barr Virüsü, Zika virüsü
  • Hepatit A, B, C ve E
  • HIV , AIDS’e neden olan virüs
  • Mikoplazma pnömonisi
  • Ameliyat
  • Travma
  • Hodgkin lenfoması
  • Nadiren grip aşıları veya çocukluk aşıları
  • COVID-19 virüsü, COVID-19 Johnson & Johnson ve AstraZeneca aşısı

Guillan-Barre Sendromu Tanısı Nasıl Konur?

Doktorunuz size spesifik semptomlar ve medikal öykünüzle ilgili ayrıntılı sorular sorabilir ve fiziksel muayene yapabilir. Tüm semptomlarınızı, yakın zamanda geçirmiş olduğunuz hastalıkları ve enfeksiyonları doktorunuza anlattığınızdan emin olmanız gereklidir.

GBS tanısı yapılırken aşağıdaki yöntemlerden faydalanılabilir:

Lomber Ponksiyon (LP)

LP bir tıbbi teşhis yöntemidir. Sırtın alt kısmındaki omurgadan az miktarda beyin omurilik sıvısı (BOS) örneği alınarak biyokimyasal, mikrobiyolojik ve sitolojik incelemelerin yapıldığı bir prosedürdür. GBS’li hastaların yaklaşık %80’inde hücre sayısı az iken protein miktarının arttığı görülür. Ancak, semptomların başlamasını takip eden ilk günlerde protein miktarı normal olabilir. Gözlenebilir artış bir haftadan sonra belirgin hale gelir.

Elektromiyografi (EMG)

Elektromiyografi bir sinir fonksiyon testidir. İncelenmek istenen kaslara elektrotlar yerleştirilir. Elektrotlar kaslardaki sinir aktivitesini ölçer. EMG yöntemiyle kas hasarı ile sinir hasarı arasındaki ayrım yapılabilir.

Guillan-Barre Sendromu Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Guillan-Barre tedavisinde hastanın sağlık durumu esas alınır. Durumu ağır olan hastalar yoğun bakım ünitesinde yatarak tedavi görürken daha iyi durumdakiler sadece yatarak tedavi görürler. Hastalar müşhade altında tutularak düzenli olarak solunum, nabız ve tansiyon takipleri yapılır. Hastanın durumunun ağırlaşmasını önlemek için gerekli önlemler alınır. Nefes almada zorluk çeken GBS hastaları solunum cihazına bağlanır.

Plazma Değişimi (Plazmaferez). Hastanın kanındaki pisliği arıtmak için hastanın kanı alınır ve özel bir filtreleme işleminden sonra hastaya tekrar enjekte edilir. Plazmaferez sayesinde kandaki sinir sistemine zarar veren otoantikorlar temizlenir. 

Intravenöz immünoglobulin (IVIG). Bu işlemde sağlıklı antikorlar hastaya enjekte edilir. Böylece otoantikorların hastanın sinir sistemine hasar vermesi önlenir.  

Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon

Guillan-Barre sendromunu atlatan hastada kas zayıflığı kaldıysa fizik tedavi ile mevcut hali iyileştirilir.

Hastada komplikasyon gelişmesini önlemek, fonksiyonel bağımsızlığını korumak ve geri kazandırmak, yaşam kalitesini arttırmak anlamında mutlaka fizik tedavi yapılmalıdır. Guillan-Barre hastalığının iyileşme süresi kişiden kişiye çok değişebilir. Genelde fizik tedavi ile birkaç hafta veya ay içinde olumlu sonuçlar elde edilir.

Guillan-Barre hastasında ağrıyı gidermeye yönelik TENS gibi elektroterapi uygulamaları, hareket edemeyen hastalarda eklemleri korumak için uygun pozisyonlama yapılması, gerekirse el ve ayağa takılabilen ortez denilen cihazlardan yaptırılıp kullanılması, pasif veya yardımlı eklem hareket açıklığı egzersizleri, nefes egzersizleri ile solunum kaslarının dayanıklılığının arttırılması ilk dönemlerde uygulanan fizik tedavi yöntemlerinden bazılarıdır. Ayrıca hastanın yatakta nasıl yatması gerektiği, nasıl oturtulacağı, yataktan sandalyeye ve sandalyeden yatağa nasıl alınacağı hasta ve hasta yakınlarına öğretilir.

Yürüme yeteneğinin geliştirilmesi için esneme, güçlendirme egzersizleri, denge ve yürümeye özel egzersizler yapılır.Yürüme aktivitesi kişinin aerobik kapasitesini de arttırır. Guillan-Barre sendromu hastalarında enerjiyi birden bire tüketmemek önemlidir. Bunun için fizik tedavide enerji koruyucu yöntemler ve vücudu fazla yormaktan kaçınmak için ipuçları (yapılması gereken işlerin aşamalara ayrılması, belli bir ritimde gerçekleştirilmesi) öğretilir. Hastaların güvenli yürüyebilmesi için yürüme ortezleri, baston gibi yardımcı araçlar kullanması tavsiye edilebilir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Whatsapp İletişim
1
Hemen Ara